Mesele kültürel kimlik olunca, işitme engelli yerine sağır demenin artık ayıp olmadığını biliyoruz. Fakat olası bir dil sürçmesinin sonundaki ‘dilsiz’ öyle değil. Buradaki dilsizlik, ancak tat alma duyusuna konu olabilir ki sorun devam eder. Çünkü sağırlar elbette tat alabilir! Dolayısıyla bu çok yönlü dil sorununu ortadan kaldırmak gerek. Peki, nasıl?
İşaret Dili Ne Değildir?
Günümüzde oldukça hız kazanmış işaret dili çalışmalarının öncü kitaplarından Birinci Seviye Türk İşaret Dili[1] adlı çalışma buradaki rehberimiz olacak. İşaret Dili Hakkında Genel Yanlış Anlayışlar adıyla bir başlık açmış hocalarımız. Bunlardan ilk ikisi, işaret dilinin dünyanın her yerinde aynı ve gramersiz bir pantomim olduğu fikriyle ilgili. Bir diğeri ise, işaret dilinin sesli dile bağlı olmadığını özellikle vurgulamakta. Türkiye’deki sağırların Türkçe öğrenirken zorlanmalarının bir nedeni olarak, iki dil arasındaki yapısal farkları gösteriyor[2]. Türkçeyi ikinci dil olarak öğrenen her bireyin yaşayabileceği bir zorluğa benzetilebilir durum. Yine de sağırların dil edinimindeki ses baskısının yeri bu kadarla sınırlı değil. Kitapta tanımlanan yanlışlardan biri daha bununla ilgili. Bu dil yardım olsun diye icat edilmiş sanılıyor. İşitilen dilin ağırlığı bu noktada da hissedilmekte. “Dil bilgisine” hâkim bir proje olarak Dostext ise, ağırlık yerine eşitlik hedefinde.
Dostext Doğrusunu Biliyor
Ellerden ibaret olmayan işaret dillerinde yüz ifadesi ve beden kullanımının önemine de vurgu yapan rehberimiz, Dostext’in animasyon çeviri uygulamasıyla da hemfikir. Bahsettiğimiz tüm bu yanlış anlayışların farkında olarak geliştirdiği uygulama fikriyle Dostext, vurgusunu dilin doğal ifadesinden alıyor. Teknolojik olanakları çok boyutlu çeviri alanına taşıyan yazılım, alt yapısını da bu görgüyle geliştirmekte. Hal böyle olunca, yanlış anlaşılmalar da kendiliğinden ortadan kalkıyor. Her şey gibi internete bağlanan işaret dilleri de kültürel dönüşümünü yaşarken kökleri sağlam. Çünkü Dostext biliyor ki: Yüzünüz her zaman aynı kalıyorsa, cümleleriniz tamamlanmış olmaz![3]
[1] Hasan DİKYUVA & Ulrike Zeshan, Türk İşaret Dilli Kitabı- Birinci Seviye, Nijmegen: Ishara Press,2008
[2] A.g.e.,s.15
[3] A.g.e, s.16